Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’in danışmanı, Rusya’nın dış siyasetine taraf veren kilit isimlerden Prof. Dr. Aleksandr Dugin, Diriliş Postası’na konuştu. Dugin, Soçi’deki Erdoğan-Putin doruğu, PKK ile çaba, Mavi Vatan, Kıbrıs’ın tanınması ve 15 Temmuz darbe teşebbüsüne ait çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.
‘KKTC’Yİ TANIMAK KOLAY DEĞİL’
“Rusya’nın KKTC’yi tanıyabileceği” tarafındaki bildiriniz büyük yankı uyandırdı. Kısa müddette bu mevzuda bir gelişme yaşanabilir mi?
Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanımak kolay değil. Tıpkı Ankara için Rusya’nın Kırım ile tekrar birleşmesini tanımanın kolay olmadığı üzere. Burada birçok yükümlülük ve birçok hudut var. Yunanistan’a dini istikametten çok yakın olduğu için Rusya’nın Yunanistan’ı anlaması bir yana Yunanistan Batı NATO’nun bir modülüdür ve bu manada hükümran değildir. Fakat Türkiye hükümran ve bu bağlamda Türkiye ile konuşmak gerekir. Münasebetiyle bu Yunanistan ile Türkiye ortasında bir seçim değil, Erdoğan’ın Türkiye’sinin içinde olduğu çok kutuplu dünyanın hâkim birliği ile Yunanistan’ı temsil eden Batı Avrupa bloğunda çok az bağımsızlık hissesi olan ülkesi ortasındaki bir seçimdir. Hasebiyle Kıbrıs sorunu Rusya’yı kimin seçeceği ile ilgili değildir. Örneğin Yunanlılar, Rusya’dan yardım isteyecek diyelim, bunu yapmakta özgür değiller, bir formda Avrupa Birliği’nin kölesi durumundalar. Allaha şükür Türkiye Avrupa Birliği’nin bir kesimi değil. Bence bu stratejik değerlendirmenin ana çerçevesi bu fakat işe Avrasya güç ittifakından bahsederek Mavi Vatan projesini tanıtmakla başlamalıyız. Kuzey Kıbrıs’ın tanınmasını ve Kırım’ın Rusya ile yine birleşmesini daha geniş bir bağlama oturtmalıyız. “Biz Kıbrıs’ı tanıyoruz, siz de Kırım’ı tanıyorsunuz” üzere bir pazarlığa dönüşmemeli, o denli görünmemeli. Birbirimizi daha uygun anlamalıyız, siyasetimizin rasyonel temelini anlamamız gerekiyor. Bu manada geleceğin yollarını hazırlamamız lazım. Öncelikle Türkiye’nin Doğu Akdeniz stratejisindeki Mavi Vatan bölgesine Kuzey Kıbrıs’ın yerleştirilmesi gerekiyor ve bu tarafta atılacak adımların hazırlanması için âlâ bir başlangıç olduğunu düşünüyorum.
“DARBE OLACAĞINI BİLİYORDUM”
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünü 1 gün öncesinden Ankara’ya bildirdiğinizi söylemiştiniz? 14 Temmuz’da kimlerle görüştünüz?
Biraz sıkıntı bir soru. Rus uçağının düşürülmesi, Rusya ile Türkiye ortasındaki ilgileri kesmek için bir nevi provokasyondu, bundan eminim. Bunu teyit eden pek çok bahis var. Ben yaşanan o duruma dahil oldum. Zira Erdoğan’ın iradesine karşı Rus uçağını düşürmek Türkiye içinde Avrasya aksisi, Amerika takviyeli küme hareket geçti diyebilirim. Durum açığa çıkınca çabucak sonra bir şeyler olacaktı, bu yüzden Türkiye’ye geldim ve Türk televizyonunda ve basınında olacakların neredeyse kaçınılmazlığı konusundaki beyanımı yaptım. CIA dayanaklı Türk kümesinden birtakım reaksiyonlar geldi. Darbe hakkında Rus kaynaklarından edindiğim bilgim vardı. Ben de bu bilgiyi Türk yetkililerine Türk kamuoyuna aktarmaya çalıştım fakat doğruyu söylemek gerekirse darbenin tam vaktini bilmiyordum. Kısa müddette bir şeyler olacağından katiyetle emindim ve tahminen de televizyonda Türkiye’ye açıktan beyanımı iletmiş olmam bu darbecileri hızlandırmak zorunda bıraktı. Rus uçağının düşürülmesine karışan Fetullah Gülen Terör Örgütü’yle kontaklı kümenin işi olduğunu yani darbenin merkezinde bu Gülen kümesinin olduğunu biliyordum. Darbeye kalkıştıklarında Türkiye’de esasen Ankara Havalimanı’nda engellenmiş vaziyetteydim. Zira Ankara Havalimanı’nı bir müddetliğine bloke etmişlerdi, Moskova’ya uçma imkânım olmadan havaalanı bloke edilmişti. Bu darbenin gerisinde nelerin ve kimlerin olduğunu öncelikle Rusya’ya anlatmak için Rus ve Türk arkadaşlarla temas kurdum.
AKDENİZ’DE İŞBİRLİĞİ YAPABİLİRİZ”
Rusya, Türkiye’nin Akdeniz’deki Mavi Vatan gayreti için ne düşünüyor? Akdeniz’de iki ülke ortasında bir işbirliğine şahit olabilir miyiz?
Mavi Vatan projesi, Avrupa Birliği, Fransa, Yunanistan, İsrail’in stratejisine muhalif. Türkiye’yi oradan uzaklaştırmaya çalışıyorlar ve Türkiye’nin petrol aramasına müsaade vermiyorlar. Bence bu, Mavi Vatan’a karşı bir cins Avrupa yahut milletlerarası komplodur. Rusya bu kümenin üyesi değil, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de stratejik bir güce ulaşmasını engellemeye çalışmıyor. Rusya hayli tarafsız. Rusya, Türkiye’nin ne istediğini ve jeopolitik temelde Türkiye’nin oradaki çıkarlarının ne kadar legal olduğunu çarçabuk anlayabilir. Böylelikle Rusya, Türkiye’ye katılıp, en azından Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi destekleyebilir. Münasebetiyle Rusya, Doğu Akdeniz’deki Türk tezlerine yardım etme ve destekleme yolunda Türkiye ile sorumluluğu paylaşabilir. Örneğin Kuzey Kıbrıs, petrol ve gazın bulunabileceği yerlere yakın kimi bölgeler mevzularına ek olarak tıpkı vakitte Türkiye’nin büyük nüfuzunun olduğu Karadeniz’de de işbirliği yapabiliriz. Karadeniz ile Akdeniz alanı üzerindeki bu karşılıklı işbirliği, stratejik ilgilerimizde yeni bir sayfa olabilir.
